5 Kasım 2019 Salı

1984

Merhaba arkadaşlar.Devlet isimli ütopya örneğimizden sonra şimdi sırada George Orwell tarafından yazılan 1984 isimli distopik romanımız var.Ben ki ütopya ve distopya kavramlarına aşırı ilgili biri olarak bu kitabı 11.sınıfta okumuştum ama etkileri hala hissediliyor diyebilirim.Dilerseniz incelememize başlayalım:)


Kitapta sürekli olarak bahsedilen kavram Big Brother.Bakalım Orwell bunu nasıl ele almış...
" Büyük Birader " (Big Brother)  ismi çeşitli ülkelerde kavramsal olarak kullanılır, burada anlatılması istenen Büyük Biraderin bir korku imparatorluğu yaratması, ve diktatörlüğüyle bütün insanları susturma isteği.. Romanın bu bölümünde Winston'un karıştığı mevzuların nasıl olduğunu anlamak için şu alıntıyı paylaşmak uygun olur. Sadece Winston ile ilgili değil, Büyük Birader'in tek söz sahibi olduğu bir yeri çok iyi anlatan sözler desek de kabul görür. 
" Tutuklamalar her zaman gece yapılırdı. Uykudan, ansızın sarsılarak uyanma, omzunuzu dürten kaba bir el, gözlerinize tutulan ışık, yatağınızın çevresinde katı yüzlerden bir halka. Olayların büyük çoğunluğunda yargılama olmaz, tutuklama gerekçesi gösterilmezdi. İnsanlar geceleri ortadan kayboluverirlerdi, o kadar. Adları sicillerden silinir, o güne dek tüm yaptıkları kayıtlardan silinir bir zamanlar var oldukları yadsınır ve sonra unutulurdu. Böyle ortadan kaldırılanlara, yok edilenlere genellikle buharlaştı denilirdi.
Kitapta başlıca değinilen diğer bir nokta ise proleterler:
Proleterler hakkında uzun bir alıntı romanın en önemli si olduğunu düşündüğüm cümlelerinden. 
“ Proleterler yönetimsiz bırakıldıkları zaman Arjantin’ın ovalarına salınıvermiş sığırlar gibi, doğal buldukları ilkel bir yaşam birimi geliştirmişlerdi. Doğarlar, sokaklarda büyürler, on iki yaşında işe gitmeye başlarlar, kısa bir güzellik ve cinsellik döneminden geçip yirmi yaşında evlenirler, otuz yaşında orta yaşlı olurlar ve ortalama altmış yaşına ölürlerdi. Ağır bir çalışma hayatı, ev ve çocuk sorunu, komşularla ufak tefek tartışmalar, sinema, futbol, bira ve her şeyden önemlisi kumar, akıllarının ufkunu doldururdu. Onları denetlemek zor değildi. Düşünce Polisinin birkaç casusu aralarında dolaşır, yalan dolan söylentiler yayar, tehlikeli olabileceği düşünülen bireyleri saptar ve ortadan kaldırırlardı; ama Partinin ideolojisini kendilerine aşılamak için, hiçbir girişimde bulunmazlardı. Proleterlerin, güçlü siyasal görüşlerinin olması istenmezdi. Onlardan beklenen tek şey, çalışma saatlerinin uzatılması ve yiyecek tayını kısıntılarını kabul etmelerini kolaylaştıracak ilkel bir yurtseverlik duygusuydu. Bazen hoşnutsuzluk duyabiliyorlardı, ama bu hiçbir sonuca götürmüyordu onlardı, çünkü tutunacakları herhangi bir düşünceleri olmadığından, bu hoşnutsuzlukları ufak tefek, belirli sorunlara yöneliyordu. Büyük sorunların her zaman dikkatlerinden kaçması kaçınılmazdı. Proleterlerin büyük bir kısmının evinde tele ekran bile bulunmazdı. Sivil polis işlerine çok az karışırdı. Londra’da her türlü suç almış yürümüştü; hırsızlar, dolandırıcılar, fahişeler, uyuşturucu madde pazarlayıcıları ve her türlü karanlık işle uğraşanlar, dünya içinde dünya oluşturmuşlardı; ama tüm bunlar proleterlerin kendi bünyelerinde var olduğundan önemsenmiyordu. Ahlak konularında , dedelerinin kurallarını izlemelerine izin veriliyordu. Partinin cinsel disiplin eğitimi onlara uygulanmıyordu. Rastgele cinsel ilişkiler cezalandırılmıyor, boşanmaya izin veriliyordu. Eğer proleterler herhangi bir gereksinim duymuş olsalardı, ibadete ve dine bile izin verilecekti. Kuşkunun sınırları dışındaydılar. Partinin sloganında belirtildiği gibi ‘ Proleterler ve hayvanlar özgürdür “ 

Kitap hakkındaki genel görüşlerim:
Kitap hakkındaki genel görüşlerime değinecek olursak kesinlikle okunması gereken bir eser olduğu kanaatindeyim.Zaten distopya denilince akla ilk gelen eserlerden biri.Teknolojik gelişmelerden ziyade daha farklı bir tema işleyerek Big Brother kavramının da patentini almış Orwell.Okuyuculara hem edebi hem de felsefi anlamda bir şölen yarattığını düşünüyor kesinlikle tavsiye ediyorum. Bir sonraki yayında görüşünceye kadar kendinize çok iyi bakın. Hoşçakalın, felsefeyle kalın.
''Big Brother is watching you.'':)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Felsefeye Giriş( adına aldanmayalım)